Haber

Zühtü Arslan, Erdoğan’ın katıldığı törende konuştu: Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanması zorunludur

Anayasa Mahkemesi’nin yeni üyesi Yılmaz Akçil için yemin töreni düzenlendi. Törene Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yanı sıra yargı mensupları da katıldı.

Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan törende yaptığı konuşmada Anayasa Mahkemesi’nin uygulanmayan kararlarına değindi. Arslan, “Anayasa Mahkemesi’nin kararına, görüş ve yorum farklılıkları nedeniyle uymamanın hiçbir anayasal, hukuki dayanağı, dayanağı yok. Elbette kararları ve yorumları beğenmeyebiliriz, kabul etmeyebiliriz. Anayasa Mahkemesi’dir, ancak uygulanması anayasal bir zorunluluktur.”

Üçüncü kez Anayasa Mahkemesi Başkanlığı’na seçilen ve Yargıtay üyeliği süresi 17 Nisan 2024’te sona erecek olan Arslan, “Sayın Akçil, cübbesini giyeceğim son üyedir. Bu salon. Görevimizle ilgili düşüncelerimi son kez sizlerle paylaşacağım.”

Arslan’ın açıklamalarından satırbaşları şöyle:

“Göreve gelirken Anayasa ile temel hak ve özgürlükleri koruyacağımıza ve görevimizi ancak vicdanımızın sesine uyarak yerine getireceğimize söz veriyoruz. Sözün tutulması yani sözün tutulması, vazgeçilmez ahlaki ve hukuki bir ilkedir. toplum ve devlet hayatı açısından önem arz etmektedir.Yaşanan olumsuz dalgalar nedeniyle ahde vefa ilkesinin zedelendiğini görüyoruz.

‘CİDDİ TESTLERDEN BAŞARIYLA ÇIKTIK’

Anayasa Mahkemesi, özellikle son 10 yılda norm denetimi ve bireysel başvurularda karşılaştığı ciddi zorlukları başarıyla aşmayı başardı. Şahsen başvuru, Türk yargı tarihinin en büyük reformlarından ve en büyük başarılarından biridir.

Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru kapsamında yüzbinlerce karar verdi ancak bunu yaparken başvuru sahibinin kimliğine bakmadı. Ağır cezalara çarptırılanlar ve cezaları kesinleşenler de dahil olmak üzere hemen her siyasi görüşten milletvekilleri ve siyasetçilerin hak ihlali iddiaları incelendi ve bazılarının ihlal edildiğine karar verildi. Yayın kuruluşu, gazeteciler ve yazarların farklı görüşler nedeniyle yaptığı başvurularda basın özgürlüğünün ihlal edildiğine karar verdi. Toplumun her kesiminden gelen başvuruları dikkatle inceleyerek karara bağlar.

Bireysel başvuru konusunda yanlış anlaşılan bazı konulara bir kez daha değinmek istiyorum. Öncelikle Anayasa Mahkemesi, anayasa şikâyeti olarak da bilinen bireysel başvurularda temyiz incelemesi değil, anayasaya uygunluk denetimi yapmaktadır. Bu anlamda Anayasa Mahkemesi’nin baktığı şey, herhangi bir anayasal hak veya özgürlüğün ihlal edilip edilmediğidir.

Bireysel başvurularda Anayasa Mahkemesi, anayasa hükümlerini yorumlayarak ve uygulayarak anayasa uyuşmazlığını karara bağlar.

Anayasa Mahkemesi kararından sonra görüş ve yorum farklılıkları olduğu gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulmamasının anayasal veya hukuki bir dayanağı veya dayanağı bulunmamaktadır. Bireysel başvurunun etkililiği ihlalin çözümlenmesine ve sonuçlarının ortadan kaldırılmasına bağlıdır. Anayasa Mahkemesi’nin bu ihlalin nasıl giderileceğini de göstermesi gerekiyor. İhlalin yargı kararından kaynaklanması halinde bu, yargı kararının iptali yoluyla sağlanabilir.

Anayasa Mahkemesinin kararlarını ve yorumlarını elbette beğenmeyebiliriz, kabul etmeyebiliriz ama bunların uygulanması anayasal bir zorunluluktur. Anayasa’nın 153. maddesine göre Anayasa Mahkemesi kararları kesin olup yasama, yürütme ve yargı organlarını, idari organları, gerçek ve tüzel kişileri kapsar. 153. nokta olmasa bile sonuç değişmezdi. “Kararların uygulanması, anayasanın hepimizi bağlayan bir toplumsal sözleşme olmasının bir sonucudur.”

Arslan, konuşmasının ardından yemin eden Anayasa Mahkemesi’nin yeni üyesi Yılmaz Akçil’e cübbesini verdi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşma yapmadan salonu terk etti.

(HABER MERKEZİ)

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu